17 Ocak 2011 Pazartesi

Abara

Şu sıralar yeni yeni kelimeler öğreniyorsun ve en sevdiğin kelime abara.

Yani araba :)

Haa bir de kuğbağ var :)

Bir konuşmaya başlasan o kadar çok şey söyleyeceksin anlatacaksın ki eminim bundan :)

Uyku düzeninde değişiklik- Ninni atmasyonu :)

Öncelikle miminin gidişiyle uykuya dalmak biraz zorlaştı. Uyumaya çalışırken sürekli yutkunuyorsun (sanki ağzında emzik var da onu emiyormuş gibi :) ).
Eh üstüne bir de hastalık gelince burun tıkanıklığı boğaz tıkanıklığı daha da zorlaştırıyor herşeyi. Bunun üzerine sen mızmızlanınca ya da ağlamaya başlayınca ne yapacağımızı şaşırıyoruz babanla. Bir gün susturmak için ninni söyledim (Eskiden sen bebekken hep söylerdik ama sonra nedense vazgeçtik) ve birden sen sustun. Eh bunun üzerine son birkaç gündür ninni söylüyoruz. Babanın sesi güzel ninni de biliyor o güzel güzel söylüyor (ben bile uyuyakalıyorum :)) ama benim feci sesim ve hele bir de ninni bilmemem geceleri komik durumlar oluşturuyor. Sen bebekken bir ninni uydurmuştum. Nasıl uydurmuşsam hala aklımda kalmış ve artık geceleri sana bu ninniyi söylüyorum :)

Dandini dandini dastana
Danalar girmiş bostana
Kov bostancı danayı
Yemesin lahanayı
Lahanayı yapmak zor
Ben tencereyi sevmem
Düdüklüde yaparım
Hem de olur lezzetli

Feci uydurma bir ninni değil mi? Ve bunu her gece sana söylüyorum. Bakalım büyünce lahana yiyebilecek misin :)

Bronşiolit

"Akciğerlerin İçindeki Küçük Solunum Yolları Olan Bronşiollerin İltihabıdır"

Evet ne yazık ki Batu bronşiolit oldu :(

Önceleri bir ateşle başladı herşey. Sağolsun bakıcımız Sevil beni endişelendirmemek için söylememiş ama 39 dereceyi görmüş. Sonra soguk su kompresleriyle indirebilmiş ama 2 gün boyunca sürekli bir 37,5 derece ateş vardı. Burun akmaya başlayınca hah dedim nezle oldu. Ama daha sonra yine bir ateş ve öküsürük başlayınca Afşin'in (doktorun) yolunu tuttuk ve ne yazık ki bornşiolit olduğunu öğrendik. Çok küçükken bir kere olmuştun o zaman da içimiz gitmişti babanla. Her öksürdüğünde her uykunda mırıldandığında canımızdan can gidiyordu. Aslında di'li geçmiş zaman konuşmamak gerek çünkü yine içimiz gidiyor yine canımızdan can kopuyor her öksürdüğünde. Nasıl garip bir duygudur bu, sana birşey olmasın kat ve katı bana gelsin ama sen iyi ol diye insan düşünebiliyor. Her hırıltı her yutkunma hepsi bizim canımızı acıtıyor :(
Günde 3 kere buğu yapıyoruz sabah akşam da ilaç veriyoruz bakalım umarım 1 hafta sonra Afşin'e gittiğimizde herşey geçmiş olsun...